google-site-verification=lkhU-sDtAZItgn371CNoRrFAtlSed0Op7ejjXG2Su4E

Bugün 16 Ekim Dünya Gıda Günü: Gıda Alerjileri ve Korunma Yolları

Ekonomi 16.10.2023 - 14:50, Güncelleme: 16.10.2023 - 14:50
 

Bugün 16 Ekim Dünya Gıda Günü: Gıda Alerjileri ve Korunma Yolları

Besin alerjileri, günümüzün giderek artan sağlık sorunu haline gelmeye başladı ve özellikle çocukların hayatını önemli ölçüde etkileyen bir tehdide dönüştü. 16 Ekim Dünya Gıda Günü’nde besin alerjilerine yönelik farkındalık yaratmak isteyen Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği hekimleri, alerjiye dair güncel çalışmalardan besin alerjisi hakkında bilinmesi gerekenlere kadar merak edilenleri, nadir alerjileri ve korunma yöntemlerini anlattı. Gerek çevresel etkenler gerekse batı tipi fast food beslenme alışkanlğı bağırsak florasını bozarak kişiyi alerjilere açık hale getiriyor. Öyle ki besin alerjileri belli bir besinle karşılaştıktan sonra ciddi ve yaşamı riske atan reaksiyonlara bile neden olabiliyor. En önemli tedavi ve kontrol yöntemi ise bu besinlerin tüketiminden kaçınmak. Peki yeterli mi? Alerjenlere karşı direnç sağlamak mümkün mü? 16 Ekim Dünya Gıda Günü dolayısıyla alerjik besinlere yönelik farkındalık yaratmak isteyen AİD’in uzman hekimleri, besin alerjileri konusunda en güncel biilgileri paylaştı…  Besin alerjisinde besinden kaçmak yetmez, hastaların ilk tedaviyi bilmeleri gerekir   AİD Üyesi Prof. Dr. Ayşen Bingöl, “Besin alerjisi olan kişiye hep bu besinden kaçması söylenir ancak bu o kadar da kolay değildir. Bu besinlerin içindeki reaksiyon yapan alerjenlere her yerde rastlamak olasıdır. Herhangi bir restoranda veya paketli gıdada besin alerjeni ile karşılaşma riskiniz yüksektir. Aslında sosyalleştiğiniz her ortamda risk artmaktadır. Özellikle okula giden çocuklarda okul süreci için tedbirler alınmalı okul hemşiresine bilgi verilmelidir. Ayrıca bazı besin alerjilerinde egzersiz ve ilaçlar alerjik reaksiyonlara yatkınlık yaratabilir. Bu nedenle hastaların besinden kaçınmak kadar alerjik reaksiyonun ilk tedavisini bilmeleri de önemlidir. Basit reaksiyonlar anti alerjik ilaçlar ile kontrol edilebilir. Ancak şiddetli reaksiyonlar için adrenalin kalemi bulundurmak ve uygulamasını bilmek gereklidir” diye konuştu. Besin olmayan maddeler de besin alerjeni içerebilir Besin olmayan ilaçlar, kozmetikler, aşılar ve el sanatları malzemelerinin bile besin alerjeni içerebileceğine dikkat çeken Bingöl şöyle devam etti: “Bu maddelerin etiketinde besin alerjeni bildirme zorunluluğu olmayabilir. Bu maddelerin içerdiği alerjenler de reaksiyon nedeni olabilir. Bu nedenle bazen üretici ile iletişime geçmek gerekebilir.  Örneğin aşılar… Bazı aşılar jelatin, süt ve yumurta gibi besin alerjenleri içerebilir. Bu nedenle aileler aşı zamanı çocuk doktoruna besin alerjileri olduğunu hatırlatmaları gerekir. Buna göre önlem alınarak belli bir plan dahilinde aşıları yapılabilir. Aynı zamanda reçeteli veya reçetesiz yazılan ilaçlar besin alerjeni içerebilir. Örneğin bazı ilaçlar laktoz içerirler. Laktoz aslında besin alerjeni olmayan süt şekeridir. Ancak ağır süt alerjisi olan olgular laktoz içine karışmış olabilecek süt proteinleri nedeniyle alerjik reaksiyon gösterebilirler. Kozmetikler süt, kuruyemiş, susam, buğday ve soya alerjeni içerebilir. El sanatları malzemeleri de buğday (hamurlar) ve yumurta akı (parmak boyaları) gibi alerjenler içerebilir.” Akdeniz tipi beslenme astımdan koruyor! Günümüzde Akdeniz diyeti en sağlıklı beslenme modellerinden biri olarak kabul ediliyor. Akdeniz diyeti, tahıllar, baklagiller, meyveler, sebzeler, zeytinyağı ve fındık gibi çeşitli ürünlerin yüksek tüketimi, ılımlı ölçüde kümes hayvanları ve balık tüketimi, düşük miktarda kırmızı et tüketimi ile karakterize sağlıklı bir beslenme tarzı olarak öne çıkıyor. Akdeniz diyetinin; sağlıklı yağ alımı, düşük karbonhidrat, düşük glisemik indeks, yüksek posa, antioksidan bileşenler ve antiinflamatuar etkileriyle kanser ve kardiyovasküler hastalık gibi kronik hastalık risklerini azalttığını ifade eden AİD Üyesi Serkan Filiz, gebelik, emzirme ve çocukluk döneminde akdeniz diyetine yüksek düzeyde uyumun, astım semptomları üzerine koruyucu etki gösterdiğinin altını çiziyor. Filiz, hamilelik, emzirme döneminde ve erken yaşlarda diyet çeşitliliğinin artırılması ve ev yapımı fermente gıdaların tüketilmesinin alerjik hastalıkların önlenmesinde etkili olacağını bu gıdaların tüketilmesinin sağlık açısından çok önemli olduğunu belirtiyor.    “Bebekleri besin alerjisinden korumak için ek besinlere gecikmeden başlanmalı” “Bundan on beş yıl kadar önce alerji gelişmesini önlemek için alerjik besinlerin diyete eklenmesini bir iki yaşa kadar geciktirilmesi ve bunun alerji gelişimini engellemesi beklenmekteydi” diyen Prof.Dr. Bülent Şekerel ise bu konuyu şöyle açıklıyor: “Ancak beklentilerin aksine bu tutum, besin alerjisinde artışa neden olmuştur. Bugünkü anlayışımıza göre besin alerjenleri egzamalı deriden veya solunum yolundan girerek besin alerjisi gelişmesine yol açıyorlar. Besinlerin sindirim sitemi yoluyla alınması ise toleransı geliştiriyor. Bu nedenle günümüzde bebeklerde alerjik potansiyeli olan tüm besinleri yaşamın ilk 4 ile 8 ayları arasında başlanmasını öneriyoruz. Bunun besin alerji sıklığını azaltması bekleniyor. Besin alerjisinin azaltılmasında umudumuz atalarımızın tercihlerine sahip çıkmakta aranıyor.” “Anne adayları meyve, sebze ve balık içeren sağlıklı ve besleyici bir diyet yapmalı”   Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Üyesi Doç. Dr. Sait Karaman ise, günümüzde besin alerjisini önlemek için gebelikte önerilen çok sayıda takviye edici vitamin, mineral, yağ asitleri ve probiyotiklerin olduğunu ifade eden Karaman, yetersiz miktarda D vitamini alan veya serum D vitamin seviyeleri düşük tespit edilen gebelerde takviye D vitamini gerekli olsa da yüksek doz D vitamini alımının bebeklerde besin alerjisinin gelişimine karşı koruyucu etkisi olmadığını ifade etti. Bunun yanında bağırsak florasını değiştirerek etki eden probiyotik, prebiyotik veya simbiyotiklerin takviyesi atopik dermatit gibi bazı alerjik hastalıkların gelişimine karşı koruyucu etkisi olduğunu belirtiyor.    Tüm bunlardan farklı olarak kanıt düzeyi zayıf olsa da gebelik sırasında omega-3 yağ asidi, bakır ve C vitamini takviyesi alan annelerin bebeklerinde besin alerjisinin önlendiğini bildiren çalışmalar olduğunu da ifade eden Karaman, “Anne adayları bebeklerinde besin alerjisini önlemek için alerji potansiyeli yüksek olan besinleri diyetlerinden çıkarmalarına gerek yoktur. Bu tür besinler normal diyetlerinin bir parçası değilse, gebelik sırasında bu besinleri tüketmelerine de gerek yoktur. Anne adayları meyve, sebze ve balık içeren sağlıklı ve besleyici bir diyet yapmalıdır” diye konuştu. Doç. Dr. Sait Karaman, son yıllarda besin alerjisi olan çocukların sayısında artış olduğunu, belirterek, “Sonbahar ve kış aylarında doğan bebeklerde besin alerji riski ilkbahar ve/veya yaz aylarında doğanlara göre daha yüksek. Sezaryen doğumlar da besin alerjisi riskini artırıyor. Bebeğinde besin alerjisini önlemek için anne adaylarının beslenme şekillerinde yapacakları değişiklik önemli. Gebelik ve emzirme döneminde meyve sebze ve balık tüketiminin bebeklerde alerji gelişimini önlediğine dair bilimsel kanıtlar var” dedi.   Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD) Hakkında: Ülkemizde alerji ve immünoloji alanında kurulan ilk dernek olan Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD), erişkin- çocuk alerji ve klinik immünoloji uzmanlarını bir çatı altında toplamaktadır. Alerji ve Klinik İmmünoloji biliminin ve hizmetinin ülkemizde gelişimine katkı sağlamayı ve alerjik – immünolojik hastalıklar konusunda toplumda farkındalık oluşturulmasını hedefleyen AİD, uluslararası katılımlı kongre ve bilimsel toplantılar gerçekleştirerek branş hekimlerinin ve ilişkili sağlık personelinin en yeni bilgiler ile güncellenmesi sağlanmaktadır. Uluslararası bilimsel kurumlarla (AAAAI, EAACI, SIAF, WAO) iş birliği yapan dernek bu iş birliklerinin ışığında uluslararası kurumların düzenlediği kongre ve kursları ülkemizde başarıyla gerçekleştirmiş, ülkemizi başarıyla temsil ederek biliminin ilerlemesine önemli bir katkı sunmuştur. Yine farkındalık yaratma misyonuyla öne çıkan dernek, üyeleri için bilimsel toplantılara katılımı için maddi destek sağlamakta dernek üyeleri dışında da bedelsiz bir şekilde kurs ve okul şeklinde çeşitli eğitim toplantıları düzenlenmektedir. Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Besin alerjileri, günümüzün giderek artan sağlık sorunu haline gelmeye başladı ve özellikle çocukların hayatını önemli ölçüde etkileyen bir tehdide dönüştü. 16 Ekim Dünya Gıda Günü’nde besin alerjilerine yönelik farkındalık yaratmak isteyen Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği hekimleri, alerjiye dair güncel çalışmalardan besin alerjisi hakkında bilinmesi gerekenlere kadar merak edilenleri, nadir alerjileri ve korunma yöntemlerini anlattı.

Gerek çevresel etkenler gerekse batı tipi fast food beslenme alışkanlğı bağırsak florasını bozarak kişiyi alerjilere açık hale getiriyor. Öyle ki besin alerjileri belli bir besinle karşılaştıktan sonra ciddi ve yaşamı riske atan reaksiyonlara bile neden olabiliyor. En önemli tedavi ve kontrol yöntemi ise bu besinlerin tüketiminden kaçınmak. Peki yeterli mi? Alerjenlere karşı direnç sağlamak mümkün mü? 16 Ekim Dünya Gıda Günü dolayısıyla alerjik besinlere yönelik farkındalık yaratmak isteyen AİD’in uzman hekimleri, besin alerjileri konusunda en güncel biilgileri paylaştı… 

Besin alerjisinde besinden kaçmak yetmez, hastaların ilk tedaviyi bilmeleri gerekir

 

AİD Üyesi Prof. Dr. Ayşen Bingöl, “Besin alerjisi olan kişiye hep bu besinden kaçması söylenir ancak bu o kadar da kolay değildir. Bu besinlerin içindeki reaksiyon yapan alerjenlere her yerde rastlamak olasıdır. Herhangi bir restoranda veya paketli gıdada besin alerjeni ile karşılaşma riskiniz yüksektir. Aslında sosyalleştiğiniz her ortamda risk artmaktadır. Özellikle okula giden çocuklarda okul süreci için tedbirler alınmalı okul hemşiresine bilgi verilmelidir. Ayrıca bazı besin alerjilerinde egzersiz ve ilaçlar alerjik reaksiyonlara yatkınlık yaratabilir. Bu nedenle hastaların besinden kaçınmak kadar alerjik reaksiyonun ilk tedavisini bilmeleri de önemlidir. Basit reaksiyonlar anti alerjik ilaçlar ile kontrol edilebilir. Ancak şiddetli reaksiyonlar için adrenalin kalemi bulundurmak ve uygulamasını bilmek gereklidir” diye konuştu.

Besin olmayan maddeler de besin alerjeni içerebilir

Besin olmayan ilaçlar, kozmetikler, aşılar ve el sanatları malzemelerinin bile besin alerjeni içerebileceğine dikkat çeken Bingöl şöyle devam etti: “Bu maddelerin etiketinde besin alerjeni bildirme zorunluluğu olmayabilir. Bu maddelerin içerdiği alerjenler de reaksiyon nedeni olabilir. Bu nedenle bazen üretici ile iletişime geçmek gerekebilir.  Örneğin aşılar… Bazı aşılar jelatin, süt ve yumurta gibi besin alerjenleri içerebilir. Bu nedenle aileler aşı zamanı çocuk doktoruna besin alerjileri olduğunu hatırlatmaları gerekir. Buna göre önlem alınarak belli bir plan dahilinde aşıları yapılabilir. Aynı zamanda reçeteli veya reçetesiz yazılan ilaçlar besin alerjeni içerebilir. Örneğin bazı ilaçlar laktoz içerirler. Laktoz aslında besin alerjeni olmayan süt şekeridir. Ancak ağır süt alerjisi olan olgular laktoz içine karışmış olabilecek süt proteinleri nedeniyle alerjik reaksiyon gösterebilirler. Kozmetikler süt, kuruyemiş, susam, buğday ve soya alerjeni içerebilir. El sanatları malzemeleri de buğday (hamurlar) ve yumurta akı (parmak boyaları) gibi alerjenler içerebilir.”

Akdeniz tipi beslenme astımdan koruyor!

Günümüzde Akdeniz diyeti en sağlıklı beslenme modellerinden biri olarak kabul ediliyor. Akdeniz diyeti, tahıllar, baklagiller, meyveler, sebzeler, zeytinyağı ve fındık gibi çeşitli ürünlerin yüksek tüketimi, ılımlı ölçüde kümes hayvanları ve balık tüketimi, düşük miktarda kırmızı et tüketimi ile karakterize sağlıklı bir beslenme tarzı olarak öne çıkıyor. Akdeniz diyetinin; sağlıklı yağ alımı, düşük karbonhidrat, düşük glisemik indeks, yüksek posa, antioksidan bileşenler ve antiinflamatuar etkileriyle kanser ve kardiyovasküler hastalık gibi kronik hastalık risklerini azalttığını ifade eden AİD Üyesi Serkan Filiz, gebelik, emzirme ve çocukluk döneminde akdeniz diyetine yüksek düzeyde uyumun, astım semptomları üzerine koruyucu etki gösterdiğinin altını çiziyor. Filiz, hamilelik, emzirme döneminde ve erken yaşlarda diyet çeşitliliğinin artırılması ve ev yapımı fermente gıdaların tüketilmesinin alerjik hastalıkların önlenmesinde etkili olacağını bu gıdaların tüketilmesinin sağlık açısından çok önemli olduğunu belirtiyor. 

 

“Bebekleri besin alerjisinden korumak için ek besinlere gecikmeden başlanmalı”

“Bundan on beş yıl kadar önce alerji gelişmesini önlemek için alerjik besinlerin diyete eklenmesini bir iki yaşa kadar geciktirilmesi ve bunun alerji gelişimini engellemesi beklenmekteydi” diyen Prof.Dr. Bülent Şekerel ise bu konuyu şöyle açıklıyor: “Ancak beklentilerin aksine bu tutum, besin alerjisinde artışa neden olmuştur. Bugünkü anlayışımıza göre besin alerjenleri egzamalı deriden veya solunum yolundan girerek besin alerjisi gelişmesine yol açıyorlar. Besinlerin sindirim sitemi yoluyla alınması ise toleransı geliştiriyor. Bu nedenle günümüzde bebeklerde alerjik potansiyeli olan tüm besinleri yaşamın ilk 4 ile 8 ayları arasında başlanmasını öneriyoruz. Bunun besin alerji sıklığını azaltması bekleniyor. Besin alerjisinin azaltılmasında umudumuz atalarımızın tercihlerine sahip çıkmakta aranıyor.”

“Anne adayları meyve, sebze ve balık içeren sağlıklı ve besleyici bir diyet yapmalı”

 

Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Üyesi Doç. Dr. Sait Karaman ise, günümüzde besin alerjisini önlemek için gebelikte önerilen çok sayıda takviye edici vitamin, mineral, yağ asitleri ve probiyotiklerin olduğunu ifade eden Karaman, yetersiz miktarda D vitamini alan veya serum D vitamin seviyeleri düşük tespit edilen gebelerde takviye D vitamini gerekli olsa da yüksek doz D vitamini alımının bebeklerde besin alerjisinin gelişimine karşı koruyucu etkisi olmadığını ifade etti. Bunun yanında bağırsak florasını değiştirerek etki eden probiyotik, prebiyotik veya simbiyotiklerin takviyesi atopik dermatit gibi bazı alerjik hastalıkların gelişimine karşı koruyucu etkisi olduğunu belirtiyor. 

 

Tüm bunlardan farklı olarak kanıt düzeyi zayıf olsa da gebelik sırasında omega-3 yağ asidi, bakır ve C vitamini takviyesi alan annelerin bebeklerinde besin alerjisinin önlendiğini bildiren çalışmalar olduğunu da ifade eden Karaman, “Anne adayları bebeklerinde besin alerjisini önlemek için alerji potansiyeli yüksek olan besinleri diyetlerinden çıkarmalarına gerek yoktur. Bu tür besinler normal diyetlerinin bir parçası değilse, gebelik sırasında bu besinleri tüketmelerine de gerek yoktur. Anne adayları meyve, sebze ve balık içeren sağlıklı ve besleyici bir diyet yapmalıdır” diye konuştu. Doç. Dr. Sait Karaman, son yıllarda besin alerjisi olan çocukların sayısında artış olduğunu, belirterek, “Sonbahar ve kış aylarında doğan bebeklerde besin alerji riski ilkbahar ve/veya yaz aylarında doğanlara göre daha yüksek. Sezaryen doğumlar da besin alerjisi riskini artırıyor. Bebeğinde besin alerjisini önlemek için anne adaylarının beslenme şekillerinde yapacakları değişiklik önemli. Gebelik ve emzirme döneminde meyve sebze ve balık tüketiminin bebeklerde alerji gelişimini önlediğine dair bilimsel kanıtlar var” dedi.

 

Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD) Hakkında:

Ülkemizde alerji ve immünoloji alanında kurulan ilk dernek olan Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD), erişkin- çocuk alerji ve klinik immünoloji uzmanlarını bir çatı altında toplamaktadır. Alerji ve Klinik İmmünoloji biliminin ve hizmetinin ülkemizde gelişimine katkı sağlamayı ve alerjik – immünolojik hastalıklar konusunda toplumda farkındalık oluşturulmasını hedefleyen AİD, uluslararası katılımlı kongre ve bilimsel toplantılar gerçekleştirerek branş hekimlerinin ve ilişkili sağlık personelinin en yeni bilgiler ile güncellenmesi sağlanmaktadır. Uluslararası bilimsel kurumlarla (AAAAI, EAACI, SIAF, WAO) iş birliği yapan dernek bu iş birliklerinin ışığında uluslararası kurumların düzenlediği kongre ve kursları ülkemizde başarıyla gerçekleştirmiş, ülkemizi başarıyla temsil ederek biliminin ilerlemesine önemli bir katkı sunmuştur. Yine farkındalık yaratma misyonuyla öne çıkan dernek, üyeleri için bilimsel toplantılara katılımı için maddi destek sağlamakta dernek üyeleri dışında da bedelsiz bir şekilde kurs ve okul şeklinde çeşitli eğitim toplantıları düzenlenmektedir.



Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve trabzonhabermerkezi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Adana escort bayan Çukurova escort bayan Seyhan escort bayan Ankara escort bayan Mamak escort bayan Etimesgut escort bayan Polatlı escort bayan Pursaklar escort bayan Haymana escort bayan Çankaya escort bayan Keçiören escort bayan Sincan escort bayan Antalya escort bayan Kumluca escort bayan Konyaaltı escort bayan Manavgat escort bayan Muratpaşa escort bayan Kaş escort bayan Alanya escort bayan Kemer escort bayan Bursa escort bayan Eskişehir escort bayan Gaziantep escort bayan Şahinbey escort bayan Nizip escort bayan Şehitkamil escort bayan İstanbul escort bayan Merter escort bayan Nişantaşı escort bayan Şerifali escort bayan Maltepe escort bayan Sancaktepe escort bayan Eyüpsultan escort bayan Şişli escort bayan Kayaşehir escort bayan Büyükçekmece escort bayan Beşiktaş escort bayan Mecidiyeköy escort bayan Zeytinburnu escort bayan Sarıyer escort bayan Bayrampaşa escort bayan Fulya escort bayan Beyoğlu escort bayan Başakşehir escort bayan Tuzla escort bayan Beylikdüzü escort bayan Pendik escort bayan Bağcılar escort bayan Ümraniye escort bayan Üsküdar escort bayan Esenyurt escort bayan Küçükçekmece escort bayan Esenler escort bayan Güngören escort bayan Kurtköy escort bayan Bahçelievler escort bayan Sultanbeyli escort bayan Ataşehir escort bayan Kağıthane escort bayan Fatih escort bayan Çekmeköy escort bayan Çatalca escort bayan Bakırköy escort bayan Kadıköy escort bayan Avcılar escort bayan Beykoz escort bayan Kartal escort bayan İzmir escort bayan Balçova escort bayan Konak escort bayan Bayraklı escort bayan Buca escort bayan Çiğli escort bayan Gaziemir escort bayan Bergama escort bayan Karşıyaka escort bayan Urla escort bayan Bornova escort bayan Çeşme escort bayan Kayseri escort bayan Kocaeli escort bayan Gebze escort bayan İzmit escort bayan Malatya escort bayan Manisa escort bayan Mersin escort bayan Yenişehir escort bayan Mezitli escort bayan Erdemli escort bayan Silifke escort bayan Akdeniz escort bayan Anamur escort bayan Muğla escort bayan Bodrum escort bayan Milas escort bayan Dalaman escort bayan Marmaris escort bayan Fethiye escort bayan Datça escort bayan Samsun escort bayan Atakum escort bayan İlkadım escort bayan Adıyaman escort bayan Afyonkarahisar escort bayan Ağrı escort bayan Aksaray escort bayan Amasya escort bayan Ardahan escort bayan Artvin escort bayan Aydın escort bayan Balıkesir escort bayan Bartın escort bayan Batman escort bayan Bayburt escort bayan Bilecik escort bayan Bingöl escort bayan Bitlis escort bayan Bolu escort bayan Burdur escort bayan Çanakkale escort bayan Çankırı escort bayan Çorum escort bayan Denizli escort bayan Diyarbakır escort bayan Düzce escort bayan Edirne escort bayan Elazığ escort bayan Erzincan escort bayan Erzurum escort bayan Giresun escort bayan Gümüşhane escort bayan Hakkari escort bayan Hatay escort bayan Iğdır escort bayan Isparta escort bayan Kahramanmaraş escort bayan Karabük escort bayan Karaman escort bayan Kars escort bayan Kastamonu escort bayan Kırıkkale escort bayan Kırklareli escort bayan Kırşehir escort bayan Kilis escort bayan Konya escort bayan Kütahya escort bayan Mardin escort bayan Muş escort bayan Nevşehir escort bayan Niğde escort bayan Ordu escort bayan Osmaniye escort bayan Rize escort bayan Sakarya escort bayan Siirt escort bayan Sinop escort bayan Sivas escort bayan Şanlıurfa escort bayan Şırnak escort bayan Tekirdağ escort bayan Tokat escort bayan Trabzon escort bayan Tunceli escort bayan Uşak escort bayan Van escort bayan Yalova escort bayan Yozgat escort bayan Zonguldak escort bayan
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.