Türkiye’de 30 bin kişi organ bekliyor

Gündem (Web Sitesi) - Web Sitesi | 02.11.2023 - 13:54, Güncelleme: 02.11.2023 - 13:54
 

Türkiye’de 30 bin kişi organ bekliyor

İSTANBUL (PHA) - Organ bağışı bekleyen hasta sayılarının son yıllarda artmaya devam ettiğine dikkat çeken Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ayhan Dinçkan, "Bütün organları işin içine katacak olursak, Türkiye’de dokular da dâhil 30 bin civarında organ ve doku bekleyen hasta var. Bunların çoğunluğunu böbrek bekleyen hastalar oluşturmaktadır” dedi.
Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ayhan Dinçkan, 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası dolayısıyla organ bağışının önemi hakkında açıklamalarda bulundu. 100’üncü yaşı kutlanan Cumhuriyetin son çeyreğine damga vuran sağlık alanındaki yeniliklerden birisinin de organ nakli ameliyatları olduğunu dile getiren Prof. Dr. Dinçkan, “Organ nakli ameliyatlarına ihtiyaç duyan hastaları, sadece bir organında hastalığı olan ve tek bir organını ilgilendiren hastalıklara sahip olan hastalar olarak düşünmemek gerekir. Bu kişiler, organ yetmezliği yaşadıkları için hayati tehlikesi olan hastalardır. Organ nakline ihtiyaç duyan bu hastaların tedavi olmaları için başka bireylerden canlı organ bağışı ya da beyin ölümü neticesinde organ nakli yapılması gerekmektedir. Diğer sağlık tedavilerinden ayrılan en önemli farkı budur. Dolayısıyla, organ nakli imkanları konusunda oldukça iyi durumda olan ülkemiz maalesef henüz organ bağışı konusunda iyi durumda değildir. Gelişmiş ülkelerde milyon nüfus başına 30-40 olan bağış oranları, ülkemizde milyon nüfus başına 5-6’dır. Bu yüzden organ bağışında iyiyiz diyebilmemiz için bağış oranımızı en az 5-6 kat daha artırmamız gerekmektedir” diye konuştu. Pandemiden sonra bağış sayıları artmadı Pandemi bittikten bağış sayılarının ne durumda olduğu hakkında bilgiler paylaşan Prof. Dr. Dinçkan, “Pandemide insanlık ciddi bir sınavdan geçti. Ama bu süreçte organ nakline ihtiyaç duyan, organ yetmezliği çeken, kronik organ hastalığı olan hastaların bu tedaviye olan ihtiyaçları ortadan kalkmadı. Dolayısıyla, bu hastalar bu sorunlarıyla da pandemi dönemi boyunca uğraştılar. Ama pandemi döneminde bağış sayıları azaldı. Bunun birkaç sebebi vardı. Hastaneler, yoğun bakımlar farklı tedavilere odaklandı. Bu yüzden organ bağışındaki duyarlılık bir miktar azaldı. Pandemi bitti. Hayatımızdan neredeyse çıktı. Normal rutinimize döndük ama pandemide kaybettiğimiz bağış oranındaki düşüşü hala kapatamadık. Hala bağış sayılarımız pandemi öncesindeki oranlara gelmedi. Burada inanılmaz bir değişimle kronik organ yetmezliği olan hastaların tedaviye olan ihtiyaçları ortadan kalkmadı. Organ bağışına hala şiddetle ihtiyaç var. Ancak pandemi ve sonrasında zaten iyi durumda olmayan bağış oranımız biraz daha geriye gitti. Dolayısıyla, tekrar eski ivmeyi yakalayarak eski günlerimize geri dönmemiz gerekiyor. Cumhuriyetin 100’üncü yılında bu konu tekrar gündeme gelmeli, tekrar toplumu aydınlatmaya çalışmalıyız” dedi. Böbrek nakli bekleyen hastalar daha fazla Organ bağışı bekleyen hasta sayılarının son yıllarda çok değişkenlik göstermemekle birlikte artmaya devam ettiğine dikkat çeken Prof. Dr. Dinçkan, “Bütün organları işin içine katacak olursak, dokular da dâhil 30 bin civarında organ ve doku bekleyen hasta var. Bunların çoğunluğunu böbrek bekleyen hastalar oluşturuyor. Bu hastaların yüzde 15’i de çocuk hastalarımızdır. Çocuk hastalar, ailelerinde başta anne babaları olmak üzere uygun donörleri varsa, organ nakli şansı yakalayabiliyorlar” ifadelerini kullandı. Organ bağışını artırmak için gönüllü olunabilir Organ bağışını artırmak için yapılabileceklere dikkat çeken Prof. Dr. Dinçkan, şunları söyledi: “Canlı donör olmanın birinci kuralı gönüllü olmaktır. Aynı gönüllülük durumu, beyin ölümü olan kişiler için de geçerli olmalıdır. Ben organ bağışını topluma anlatmanın, toplumu bilinçlendirmenin yolunun da yine gönüllülükten geçtiğini düşünüyorum. Bu sorun sadece bu işi yapan hekimlerin ve sağlıkçıların değil, tüm toplumun bir sorunu olarak görülmeli. Toplum organ bağışını tekrar gündeme getirmeli. Dünyada savaşlar var, ekonomik sorunlar var, kültürel sorunlar var, göç sorunu var. Ancak bu sorunların içerisinde kronik sağlık sorunu yaşayanların da sorunları artmaya devam ediyor. Bu konu elzem çünkü kronik organ yetmezliği yaşayan insanların beklentisi, insanın temel hakkı olan yaşam hakkını ilgilendiriyor. O yüzden bu konu da en az savaşlar kadar önemli. Toplumda bir sürü insan zamanında organ bulunamadığı için hayatını kaybediyor. Dolayısıyla, organ bağışını artırmanın tek yolu toplum olarak gönüllü sayısını artırmaktan geçiyor. Bunu tekrar tekrar herkese anlatmalıyız. Sadece organ nakli ihtiyacı olduğunda, konunun aileler tarafından gündeme getirilmesi ile maalesef istenen farkındalık sağlanamıyor. Binlerce kişi hayatını kaybetmeye devam ediyor.” Her organda kronik yetmezlik oluşabilir Her organın farklı bir kronik yetmezliğinin olduğunu kaydeden Prof. Dr. Dinçkan, şu bilgileri paylaştı: "Kronik böbrek hastalığı, kronik karaciğer hastalığı, kronik kalp yetmezliği, kronik akciğer yetmezliği gibi her organın kendine özgü kronik hastalıkları vardır. Başta diyabet ve hipertansiyon olmak üzere, çok çeşitli metabolik hastalıklar kronik böbrek hastalığına yol açar. Kronik karaciğer hastalığı da ülkemizde Hepatit B başta olmak üzere, viral hepatitler, karaciğer yağlanması ve alkolik hepatit nedeniyle artmaya başladı. Yine çocuklarda Bilier Atrezi -safra yollarının doğumsal olarak yokluğu- en önemli karaciğer yetmezliği sebebi olarak görülmektedir.” Nakil sırasındakiler yaşam hakkına kavuşturulmalı Organ nakli ameliyatı olan bireylerin hayatlarının nasıl değiştiğini anlatan Prof. Dr. Dinçkan, “Organ nakli ameliyatlarıyla insanların hayatları mucizevi bir şekilde değişir. Başta yaşam hakkı olmak üzere, temel haklarına tekrar kavuşurlar. Kronik organ yetmezliği olup da organ nakil tedavisine ihtiyaç duyan hastalar için öncelikle acil olarak organ bulunması hayati önem taşır. Bunun için iki kaynak vardır: Birincisi canlı donörler, ikincisi ise beyin ölümü olmuş donörler. Gelişmiş ülkeler bu sorunu beyin ölümü olmuş olan kişilerin organlarını kullanarak çözmektedir. Beyin ölümü olmuş kişinin organları toprağa gidip çürüyeceğine, onlara ihtiyaç duyan insanlara takılır. Böylece nakil olamazsa hayatını kaybedecek bu kişilere yaşam hakkı tanınmaktadır. Bizim gibi ülkelerde ise canlı donörden nakiller daha fazla yapılmaktadır. Bunun tek sebebi ise yeterli organ bağışı olmaması nedeniyle, aile içinde organ nakline acil ihtiyaç olduğu durumlarda kişilerin yakınlarının canlı donör olarak gönüllü olarak sorunu çözmeleridir. Oysaki insanı yaşatmanın kıymetini bilen bireyler olarak organ bağışı konusunda duyarlılığımızı artırmalıyız. Zamanı geldiğinde bir gün biz de organ nakli sırasında kendimizi bulabiliriz” diyerek sözlerini noktaladı.   Kaynak : PHA
İSTANBUL (PHA) - Organ bağışı bekleyen hasta sayılarının son yıllarda artmaya devam ettiğine dikkat çeken Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ayhan Dinçkan, "Bütün organları işin içine katacak olursak, Türkiye’de dokular da dâhil 30 bin civarında organ ve doku bekleyen hasta var. Bunların çoğunluğunu böbrek bekleyen hastalar oluşturmaktadır” dedi.

Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ayhan Dinçkan, 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası dolayısıyla organ bağışının önemi hakkında açıklamalarda bulundu.
100’üncü yaşı kutlanan Cumhuriyetin son çeyreğine damga vuran sağlık alanındaki yeniliklerden birisinin de organ nakli ameliyatları olduğunu dile getiren Prof. Dr. Dinçkan, “Organ nakli ameliyatlarına ihtiyaç duyan hastaları, sadece bir organında hastalığı olan ve tek bir organını ilgilendiren hastalıklara sahip olan hastalar olarak düşünmemek gerekir. Bu kişiler, organ yetmezliği yaşadıkları için hayati tehlikesi olan hastalardır. Organ nakline ihtiyaç duyan bu hastaların tedavi olmaları için başka bireylerden canlı organ bağışı ya da beyin ölümü neticesinde organ nakli yapılması gerekmektedir. Diğer sağlık tedavilerinden ayrılan en önemli farkı budur. Dolayısıyla, organ nakli imkanları konusunda oldukça iyi durumda olan ülkemiz maalesef henüz organ bağışı konusunda iyi durumda değildir. Gelişmiş ülkelerde milyon nüfus başına 30-40 olan bağış oranları, ülkemizde milyon nüfus başına 5-6’dır. Bu yüzden organ bağışında iyiyiz diyebilmemiz için bağış oranımızı en az 5-6 kat daha artırmamız gerekmektedir” diye konuştu.
Pandemiden sonra bağış sayıları artmadı
Pandemi bittikten bağış sayılarının ne durumda olduğu hakkında bilgiler paylaşan Prof. Dr. Dinçkan, “Pandemide insanlık ciddi bir sınavdan geçti. Ama bu süreçte organ nakline ihtiyaç duyan, organ yetmezliği çeken, kronik organ hastalığı olan hastaların bu tedaviye olan ihtiyaçları ortadan kalkmadı. Dolayısıyla, bu hastalar bu sorunlarıyla da pandemi dönemi boyunca uğraştılar. Ama pandemi döneminde bağış sayıları azaldı. Bunun birkaç sebebi vardı. Hastaneler, yoğun bakımlar farklı tedavilere odaklandı. Bu yüzden organ bağışındaki duyarlılık bir miktar azaldı. Pandemi bitti. Hayatımızdan neredeyse çıktı. Normal rutinimize döndük ama pandemide kaybettiğimiz bağış oranındaki düşüşü hala kapatamadık. Hala bağış sayılarımız pandemi öncesindeki oranlara gelmedi. Burada inanılmaz bir değişimle kronik organ yetmezliği olan hastaların tedaviye olan ihtiyaçları ortadan kalkmadı. Organ bağışına hala şiddetle ihtiyaç var. Ancak pandemi ve sonrasında zaten iyi durumda olmayan bağış oranımız biraz daha geriye gitti. Dolayısıyla, tekrar eski ivmeyi yakalayarak eski günlerimize geri dönmemiz gerekiyor. Cumhuriyetin 100’üncü yılında bu konu tekrar gündeme gelmeli, tekrar toplumu aydınlatmaya çalışmalıyız” dedi.
Böbrek nakli bekleyen hastalar daha fazla
Organ bağışı bekleyen hasta sayılarının son yıllarda çok değişkenlik göstermemekle birlikte artmaya devam ettiğine dikkat çeken Prof. Dr. Dinçkan, “Bütün organları işin içine katacak olursak, dokular da dâhil 30 bin civarında organ ve doku bekleyen hasta var. Bunların çoğunluğunu böbrek bekleyen hastalar oluşturuyor. Bu hastaların yüzde 15’i de çocuk hastalarımızdır. Çocuk hastalar, ailelerinde başta anne babaları olmak üzere uygun donörleri varsa, organ nakli şansı yakalayabiliyorlar” ifadelerini kullandı.
Organ bağışını artırmak için gönüllü olunabilir
Organ bağışını artırmak için yapılabileceklere dikkat çeken Prof. Dr. Dinçkan, şunları söyledi:
“Canlı donör olmanın birinci kuralı gönüllü olmaktır. Aynı gönüllülük durumu, beyin ölümü olan kişiler için de geçerli olmalıdır. Ben organ bağışını topluma anlatmanın, toplumu bilinçlendirmenin yolunun da yine gönüllülükten geçtiğini düşünüyorum. Bu sorun sadece bu işi yapan hekimlerin ve sağlıkçıların değil, tüm toplumun bir sorunu olarak görülmeli. Toplum organ bağışını tekrar gündeme getirmeli. Dünyada savaşlar var, ekonomik sorunlar var, kültürel sorunlar var, göç sorunu var. Ancak bu sorunların içerisinde kronik sağlık sorunu yaşayanların da sorunları artmaya devam ediyor. Bu konu elzem çünkü kronik organ yetmezliği yaşayan insanların beklentisi, insanın temel hakkı olan yaşam hakkını ilgilendiriyor. O yüzden bu konu da en az savaşlar kadar önemli. Toplumda bir sürü insan zamanında organ bulunamadığı için hayatını kaybediyor. Dolayısıyla, organ bağışını artırmanın tek yolu toplum olarak gönüllü sayısını artırmaktan geçiyor. Bunu tekrar tekrar herkese anlatmalıyız. Sadece organ nakli ihtiyacı olduğunda, konunun aileler tarafından gündeme getirilmesi ile maalesef istenen farkındalık sağlanamıyor. Binlerce kişi hayatını kaybetmeye devam ediyor.”
Her organda kronik yetmezlik oluşabilir
Her organın farklı bir kronik yetmezliğinin olduğunu kaydeden Prof. Dr. Dinçkan, şu bilgileri paylaştı:
"Kronik böbrek hastalığı, kronik karaciğer hastalığı, kronik kalp yetmezliği, kronik akciğer yetmezliği gibi her organın kendine özgü kronik hastalıkları vardır. Başta diyabet ve hipertansiyon olmak üzere, çok çeşitli metabolik hastalıklar kronik böbrek hastalığına yol açar. Kronik karaciğer hastalığı da ülkemizde Hepatit B başta olmak üzere, viral hepatitler, karaciğer yağlanması ve alkolik hepatit nedeniyle artmaya başladı. Yine çocuklarda Bilier Atrezi -safra yollarının doğumsal olarak yokluğu- en önemli karaciğer yetmezliği sebebi olarak görülmektedir.”
Nakil sırasındakiler yaşam hakkına kavuşturulmalı
Organ nakli ameliyatı olan bireylerin hayatlarının nasıl değiştiğini anlatan Prof. Dr. Dinçkan, “Organ nakli ameliyatlarıyla insanların hayatları mucizevi bir şekilde değişir. Başta yaşam hakkı olmak üzere, temel haklarına tekrar kavuşurlar. Kronik organ yetmezliği olup da organ nakil tedavisine ihtiyaç duyan hastalar için öncelikle acil olarak organ bulunması hayati önem taşır. Bunun için iki kaynak vardır: Birincisi canlı donörler, ikincisi ise beyin ölümü olmuş donörler. Gelişmiş ülkeler bu sorunu beyin ölümü olmuş olan kişilerin organlarını kullanarak çözmektedir. Beyin ölümü olmuş kişinin organları toprağa gidip çürüyeceğine, onlara ihtiyaç duyan insanlara takılır. Böylece nakil olamazsa hayatını kaybedecek bu kişilere yaşam hakkı tanınmaktadır. Bizim gibi ülkelerde ise canlı donörden nakiller daha fazla yapılmaktadır. Bunun tek sebebi ise yeterli organ bağışı olmaması nedeniyle, aile içinde organ nakline acil ihtiyaç olduğu durumlarda kişilerin yakınlarının canlı donör olarak gönüllü olarak sorunu çözmeleridir. Oysaki insanı yaşatmanın kıymetini bilen bireyler olarak organ bağışı konusunda duyarlılığımızı artırmalıyız. Zamanı geldiğinde bir gün biz de organ nakli sırasında kendimizi bulabiliriz” diyerek sözlerini noktaladı.
 

Kaynak : PHA

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve trabzonhabermerkezi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Adana escort bayan Çukurova escort bayan Seyhan escort bayan Ankara escort bayan Mamak escort bayan Etimesgut escort bayan Polatlı escort bayan Pursaklar escort bayan Haymana escort bayan Çankaya escort bayan Keçiören escort bayan Sincan escort bayan Antalya escort bayan Kumluca escort bayan Konyaaltı escort bayan Manavgat escort bayan Muratpaşa escort bayan Kaş escort bayan Alanya escort bayan Kemer escort bayan Bursa escort bayan Eskişehir escort bayan Gaziantep escort bayan Şahinbey escort bayan Nizip escort bayan Şehitkamil escort bayan İstanbul escort bayan Merter escort bayan Nişantaşı escort bayan Şerifali escort bayan Maltepe escort bayan Sancaktepe escort bayan Eyüpsultan escort bayan Şişli escort bayan Kayaşehir escort bayan Büyükçekmece escort bayan Beşiktaş escort bayan Mecidiyeköy escort bayan Zeytinburnu escort bayan Sarıyer escort bayan Bayrampaşa escort bayan Fulya escort bayan Beyoğlu escort bayan Başakşehir escort bayan Tuzla escort bayan Beylikdüzü escort bayan Pendik escort bayan Bağcılar escort bayan Ümraniye escort bayan Üsküdar escort bayan Esenyurt escort bayan Küçükçekmece escort bayan Esenler escort bayan Güngören escort bayan Kurtköy escort bayan Bahçelievler escort bayan Sultanbeyli escort bayan Ataşehir escort bayan Kağıthane escort bayan Fatih escort bayan Çekmeköy escort bayan Çatalca escort bayan Bakırköy escort bayan Kadıköy escort bayan Avcılar escort bayan Beykoz escort bayan Kartal escort bayan İzmir escort bayan Balçova escort bayan Konak escort bayan Bayraklı escort bayan Buca escort bayan Çiğli escort bayan Gaziemir escort bayan Bergama escort bayan Karşıyaka escort bayan Urla escort bayan Bornova escort bayan Çeşme escort bayan Kayseri escort bayan Kocaeli escort bayan Gebze escort bayan İzmit escort bayan Malatya escort bayan Manisa escort bayan Mersin escort bayan Yenişehir escort bayan Mezitli escort bayan Erdemli escort bayan Silifke escort bayan Akdeniz escort bayan Anamur escort bayan Muğla escort bayan Bodrum escort bayan Milas escort bayan Dalaman escort bayan Marmaris escort bayan Fethiye escort bayan Datça escort bayan Samsun escort bayan Atakum escort bayan İlkadım escort bayan Adıyaman escort bayan Afyonkarahisar escort bayan Ağrı escort bayan Aksaray escort bayan Amasya escort bayan Ardahan escort bayan Artvin escort bayan Aydın escort bayan Balıkesir escort bayan Bartın escort bayan Batman escort bayan Bayburt escort bayan Bilecik escort bayan Bingöl escort bayan Bitlis escort bayan Bolu escort bayan Burdur escort bayan Çanakkale escort bayan Çankırı escort bayan Çorum escort bayan Denizli escort bayan Diyarbakır escort bayan Düzce escort bayan Edirne escort bayan Elazığ escort bayan Erzincan escort bayan Erzurum escort bayan Giresun escort bayan Gümüşhane escort bayan Hakkari escort bayan Hatay escort bayan Iğdır escort bayan Isparta escort bayan Kahramanmaraş escort bayan Karabük escort bayan Karaman escort bayan Kars escort bayan Kastamonu escort bayan Kırıkkale escort bayan Kırklareli escort bayan Kırşehir escort bayan Kilis escort bayan Konya escort bayan Kütahya escort bayan Mardin escort bayan Muş escort bayan Nevşehir escort bayan Niğde escort bayan Ordu escort bayan Osmaniye escort bayan Rize escort bayan Sakarya escort bayan Siirt escort bayan Sinop escort bayan Sivas escort bayan Şanlıurfa escort bayan Şırnak escort bayan Tekirdağ escort bayan Tokat escort bayan Trabzon escort bayan Tunceli escort bayan Uşak escort bayan Van escort bayan Yalova escort bayan Yozgat escort bayan Zonguldak escort bayan
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.